Archive

Archive for the ‘ağrılar’ Category

Ağrılara Veda Edin

Parmaklarınızı doğru kullanın ağrılara veda edin…

Kulak ceninin ana rahmindeki duruşunun şematik olarak aynısı. Ve tüm akupunktur noktaları kulak üzerinde bu esasa göre yer almış. Şimdi…

Başınız, boynunuz, beliniz, sırtınız, bacaklarınız, kalçanız, ayaklarınız, omzunuz ağrıdığında yapacağınız tek şey kulaklarınıza masaj yapmak. Kulağınızı baş ve işaret parmaklarınızın arasına alarak kulak kepçesinden başlayarak, dayanabildiğiniz kadar güçlü ve sıkarak masaj yapın.

İlk anda bazı noktalar acıyacaktır ( bunlar bedendeki ağrıyan bölgelerin kulaktaki refleks noktalarıdır ) kısa bir süre sonra bu ağrılar kaybolacak. 2 -3 dakika bu masajı yapmanız yeterli olur. İsterseniz uzatabilirsiniz de. Zaten masajın sonuna doğru bedeninize bir sıcaklıklığın yayıldığını hissedeceksiniz. Bunun ardından ağrılarınızın azaldığını ve kaybolduğunu da…

Hiçbir yan etkisi olmayan bu uygulamayı herzaman her yerde kendinize ve ağrısı olan yakınlarınıza uygulayabilirsiniz. Yorulduğunuzda, uzun otobüs ya da araba yolculuklarında oturmaktan ağrılara maruz kaldığınızda, çok üşüdüğünüzde ve bedeninizi dengeye kavuşturmak için mucize benzeri bu uygulamayı kullanabilirsiniz.

Önemli olan kulağın her noktasına dokunun. Kulağınız size hemen yanıt verecektir. Kulaklar bedeni hisseder, görür ve duyar. Siz de şefkatli ellerinizi esirgemeyin.

Sırt Ağrısı Tedavisi

Vücuda destek olan sırtı önemsememek hiç doğru değil. Sırt ağrıları milyonlarca insanın ortak sorunu. Özellikle gelişmiş ülkelerde sırt sorunları önemli bir probleme dönüştü. Bunun için sırt sağlığına özen göstermeliyiz.

Yapılan bir araştırmaya göre sırt ağrılarından yakınanların yüzde 35’i için sırt ağrıları kronik bir soruna dönüşüyor. İnsanların sırtları neden ağrır? Tıp uzmanları başlıca nedenleri şöyle sıralıyorlar: Kötü duruş, incinme, stres, hamilelik, yaşlılık ve aşırı kullanma.

Duruşa dikkat

Eğer düzgün durmayı ilke edinirseniz sırt ağrılarınızın azaldığını göreceksiniz. Bir süre sonra da hiçbir şikayetiniz kalmayacak. Otururken öne doğru eğilmemeye dikkat edin. Omuzlarınız öne doğru gelmesin. Sürekli olarak omuzlarınızı geri itin ve midenizi içinize çekin. Böylece vücudun ağırlığını eşit olarak çeşitli bölgelere dağıtmış olursunuz. Sakın bacak bacak üstüne atarak oturmayın. Bu alışkanlık kan dolaşımını zorlaştırır. Eğileceğiniz zaman sırtınızı öne eğmeyin. Dizlerinizi kırarak diz çökün. Böylece sırtınıza fazla yük binmesini önlersiniz. Alışverişten dönerken, yükü bir elinizde taşımayın. İki ayrı çanta ya da torbaya eşit miktarda malzeme koyun ve öyle taşıyın. Sırtınız ve omuzlarınız arasında denge kurulmasını sağlamakla, sırt ağrısı çekmekten kurtulursunuz.

Ağrılara neden olan hastalıklar

Schuermann hastalığı:

Boyun ve bele göre sırttaki omurlar daha az hareketlidir. Bu nedenle büyüme çağında kan dolaşım problemlerine ait omur düzeyindeki gelişim hastalıkları en çok sırtta görülür. Büyüme çağında kas, eklem uyumsuzluğu yaşayan çocukların sırtlarında ortaya çıkan kifoz adı verilen yuvarlılık, kamburlaşma sırt ağrısına neden olabiliyor. Hastalığın habercisi olabileceği gibi bu dönemde öne doğru eğilmelerden de kaynaklanabilir. Skolyoz, çocukluk ve genç erişkinlik dönemlerinde omurganın üç boyutta eğrilmesi sırt ağrısıyla kendini belli edebilir. Bu sırt ağrıları hareketle artan dinlenmeyle geçen özelliktedir.

Enflamatuar (İltihaplı) romatizmal hastalıklar:

Enflamatuar, gece ağrıları diye adlandırılan bu sırt ağrıları hastalığın en çok bilinen belirtisidir. Gecenin ikinci yarısında uykudan uyandırabilecek şiddette görülür. Ağrıların yanı sıra eklem şişmeleri, sabah sertliği şikayetleri ortaya çıkar. Romatizmal hastalıklarda erken tanıyla, hastalık nedeniyle ortaya çıkabilecek tahribat en aza indirilmeye çalışılır.

Osteoporoz adı verilen kemik erimesi hastalığı:

Özellikle geceleri sırtta şiddetli ağrılara neden olabiliyor. Yaşlı kadınlarda sırt ağrıları, osteoporoz nedeniyle ortaya çıkan osteoporotik yıkım adı verilen, omurların şekillerini kaybedip çökmesinden kaynaklanabilir.

Kanser: Orta yaş üstünde (40 yaş üzerinde) omurgaya yayılmış kanser nedeniyle gece sırt ağrıları ortaya çıkabilir. Ağrıların bu yönde araştırılması gerekiyor. Hastalığın elenmesinde en kolay tanı yöntemi iki yönlü sırt grafisi çekmek.

Oransızlık problemleri:

Kilo ve boy endeksine göre göğüsleri büyük olan kadınlar sırt ağrısı çekebiliyorlar.

Kalp hastalıkları:

Kürek kemiğine vuran sırt ağrıları, kalp hastalıklarından şüphelenmesine neden olabiliyor. Safra yolları hastalıklarında sırt ağrısı ilk belirti olarak ortaya çıkabiliyor.

Zona: Sinir uçlarında iltihaplanması sonucu ortaya çıkan hastalık hiçbir belirti vermeden sırt ağrısıyla kendini gösterebiliyor.

Psikosomatik neden:

Sırt ağrıları sadece yaşam koşulları ve strese bağlanmamalı. Her türlü hastalık irdelenmeli.

Ağrıları geçirmek için

Eğer sırtınız ağrıyorsa, yaptığınız iş ne olursa olsun o işi bırakın. Eğer sırtınızda sıcaklık da varsa, soğuk kompres uygulayın. Eğer sırtınız ağrırken aynı zamanda geriliyorsa, sıcak su torbasını sırtınızda gezdirin. Bu arada ağrı kesici bir ilaç da alabilirsiniz. Eğer iki üç gün içinde sırt ağrılarınız geçmezse bir doktora görünmelisiniz.

Uzun süre yatak istirahati yapmak, sırta destek veren kasları zayıflatabilir. Bu nedenle sadece yatarak ağrı geçirmeyi denemek yanlıştır. Bu arada yoga hareketlerinin sırt için son derece yararlı olduğunu belirtelim.

Sağlıklı bir sırt için

1 – Stres ve gerginlik, sırt kaslarının gerilmelerine neden olur. Bu nedenle haftada bir kez sırtınıza masaj yaptırın ya da yoga yapmayı öğrenin. Sırt kaslarının rahatlaması için bu önlemleri almak zorundasınız.

2 – Sırtın sağlıklı olabilmesi için doğru egzersizleri seçmek çok önemlidir. Yüzme ve yürüyüş sırt için ideal egzersizler olarak nitelendirilir, ama siz gene de bir doktora danışın.

3 – Oturduğunuz sandalye ya da koltuk, mutlaka çok rahat olmalı. Ve sırtınıza destek vermeli. Evde iş yerinde ve arabada bu hususa dikkat etmelisiniz. Yumuşak kanape ve koltukların arkalarına yastık koyarak destek almak gerekir.

4 – Yaşamımızın yaklaşık üçte birini uyuyarak geçirdiğimize göre yatağımıza da dikkat etmemiz gerekiyor. Yatağınız kalçalarınızın ve omuzlarınızın rahat edebileceği bir şekilde olmalı.

Sırt Kaslarınız İçin Yapabileceğiniz Basit Egzersizler

Dik olarak oturun ve başınızı kendi etrafında döndürmeden omuzlarınıza doğru hafifçe eğin. Telefonla konuşurken ahizeyi bir sağ omuzunuza bir de sol omuzunuza koyarak bu egzersizi yapabilirsiniz.

Dik oturuş pozisyonunuzu bozmadan gece yatış pozisyonlarınızdan kaynaklanan sırt ağrılarınızı gidermek için omuzlarınızı önce öne sonra arkaya doğru düzenli rotasyon ile hareket ettirin.

Dik oturur pozisyonunuzu bozmadan kollarınızı gergin olarak önde göğsünüze paralel şekilde birleştirin. Kollarınızın gergin olmasına özen gösterin ve elleriniz birbirine birleşik iken, başınızın üstüne doğru kol iç kasları ve gögüs kaslarınızın gerilmesini sağlayın.

Dik oturur pozisyonunuzu koruyarak Önce sağ/sol kolunuzu yana doğru açın. Elinizi bileğinizden yukarı doğru avucunuz dışa bakacak şekilde gerin ( Bu sizin alt kol iç kaslarınızı açacaktır). Pozisyonu bozmadan kolunuzu sırtınıza doğru gerin ve el bileğinizi kendi etrafında çevirin. Kolunuzu başınıza paralel kaldırın ve aynı hareketi tekrarlayın. Kütürdeyen kas seslerinizi duyacaksınız. Aynı işlemi diğer kolunuza da uygulayın.

Sırtınızı dik tutmaya çalışarak bacağınızı göğsünüze doğru çekin. Arka bacak kaslarınızın gerginliğini hissedene bu hareketi yapın. Pozisyonu bozmadan ayak bileğinizi kendi etrafında döndürün ve gergin durumdayken yavaşça sandalyenin yanına 2. şekildeki gibi bırakın. Diğer bacağınıza da aynı işlemi tekrarlayın.

Dik oturur pozisyonda önce sağ/sol bacağınızı dik olarak gövdenize paralel olarak uzatın. Bacağınızı gergin hale getirip ayak bileğinizden ayağınızı kendi etrafında çevirin.

Cene Agrilari ve Cene Kemigi Agrisi

Çene Ağrısı ve Çene Kemiği Ağrısı

Çene ekleminde ağrı oluşturan bazı hastalıklar şunlardır.

a- Travmalar: Çene eklemine rastlayan hafif veya şiddetli darbeler çene ekleminde bozulmaya ve ağrıya yol açabilir. Ağrı bazen darbelerden hemen sonra bazen de ileri dönemlerde ortaya çıkar.


b- Çene ekleminin yangılı romatizmal hastalıkları: Yangılı romatizmal hastalıklar bazen çene eklemini etkileyebilirler. Bun­ların içinde çocukluk romatoid artriti en önemlisidir. Romatizma, çene ekleminin yapısını bozarak eklem hareketlerinde sınırlılık ve ağrıya yol açar.

c- Çene eklemi kireçlenmesi: Yaşlanmaya bağlı olarak veya doğumsal olarak oluşan çene ekleminin yapı veya şekil bozuk­luklarına bağlı olarak çene ekleminde kireçlenme görülebilir. Ba-zende çene eklemine rastlayan darbelerden sonra kireçlenme geli­şebilir. Sebep ne olursa olsun çene eklemi kireçlenmelerinde çene ekleminin açılması zorlaşır. Özellikle ilk hareketler zor ve ağrılı­dır. Bir süre çene hareket ettikten sonra eklem hareketleri açılır ve ağrı azalır.

d- Doğumsal yapı ve şekil bozuklukları ve çene kulak ağrısı: Çene ekleminin do­ğumsal yapı bozuklukları sonucu tekrarlayan çıkıklar olabilir. Çı­kıklar bazen kolayca yerine gelebilir. Bazende gelmez. İleri dö­nemlerde eklemde kireçlenme gelişebilir.

e- Çene eMeminin iltihaplan ve tümörleri, çene altında ağrı: Çene ekleminin il­tihaplanmaları ile iyi ve kötü huylu tümörleri de çene eklemini et­kileyerek ağrılara yol açabilir. Tedavi çoğu zaman cerrahidir.

f- Kulak iltihapları ve çenede ağrı: iç kulak veya orta kulak iltihapları da ba­zen çene eklemi ağrısı şeklinde zannedilebilir.

g- Hekimlerin yanlış müdahelesi sonucu da bazen çene ekle­mi zedelenebilir. Özellikle kulak, burun, boğaz ameliyatlarında çene eklemi zarar görebilmektedir. Zarar gören eklemde ileri dö­nemlerde kireçlenme gelişir.

Bas Agrilari ve Boyun Bas Agrisi

Baş Ağrıları ve Boyun Baş Ağrısı

Baş ağrısı insanlarda sık görülen bir rahatsızlıktır. Baş ağrısı çekmeyen kimse hemen hemen yok gibidir. Baş ağrısı olanların çoğu da hekime gitmeden kendi kendilerine rahatsızlıklarını teda­vi etmeye çalışırlar. Baş ağrısı yapan nedenler oldukça fazladır.

a- Migren ve migren benzeri baş ağrıları
Baş ağrılarının önemli bir kısmının sebebi migren ve benzeri baş ağrılarıdır. Bu gruptaki baş ağrılarının sebebi kesin bilinme­mekle birlikte suçlanan bazı faktörler vardır. Sebep ne olursa ol­sun başağrısının ortaya çıkmasından damarlardaki değişiklikler suçlanmaktadır.
Migren, zaman zaman ortaya çıkan belli bir süreden sonra geçen, muhtelif zamanlarda tekrarlayan damarsal bir başağrısıdır.

Ağrılı dönem ortalama 4-12 saat kadar sürer. Genellikle hasta ağ­rının başlayacağını hisseder. Çoğu zaman öncü belirtiler vardır Migren özellikle hassas ve titiz kişilerde ve kadınlarda görülür Ağrı krizini ortaya çıkaran sebepler içinde kirli hava, bol ışık, gü­rültü, açlık, fındık, fıstık, çukulata gibi gıdalar, alkol alınması uzun bir uyku ve stres sayılabilir. Depresyon, tansiyon yüksekliği ve bazı ilaçların kullanılması krizlerin sıklığı ve ağırlığını artırabi­lir. Ağrı ile birlikte bulantı, kusma olabilir. Görme, konuşma ve işitme kusurları, baş dönmesi, el ve ayaklarda uyuşma, terleme ve bitkinlik nöbete eşlik edebilir. Tedavi için değişik ilaçlar kulla­nılmaktadır.

b- Kas kasılması başağrıları ve mide baş ağrısı
Stres, yorgunluk, soğuk ve rüzgar, basınç değişiklikleri gibi çevre faktörlerine bağlı olarak baş bölgesindeki kaslarda sertleş­me ve spazm ortaya çıkar ve ağrıya yol açar. Özellikle alın, şakak, tepe ve ense kasları etkilenir. Kas kasılmasının sebebi bazen de boyun bölgesindeki kireçlenmeler ve boyun fıtıkları olbilir. Ger­ginliğe bağlı olarak gelişen kas kasılması baş ağrıları, düzelme göstermeden haftalarca devam edebilir. Migrenle birlikte olabilir. Ağrı, özellikle sabahları ve akşama doğru artar, ağrıyla birlikte huzursuzluk ve başta bant şeklinde bir sıkışma vardır. Genellik^ devamlı olup, uykuyu engellemez. Ancak hasta ertesi sabah yine ağrı ile uyanır. Özellikle sakinleştirici ve kas gevşetici ilaçlardan hasta fayda görür.

c- Kafa içindeki yer kaplayan oluşumlar
Kafa boşluğu içinde gelişebilen iyi ve kötü huylu tümörler, kist ve apseler ile kanmalar kafa içi basıncını artırarak baş ağrısı­na yol açarlar. Uzun süren, ilerleyici ve kol ve bacaklarda hafif veya ağır felç oluşturabilen baş ağrılarında bu grup hastalıklar düşünülmelidir.

d- Sinüzitler
Kafa kemiklerindeki sinüslerin iltihaplanmalarında da başağrıları görülür. Sinüzitlere bağlı ağrılar, özellikle üst solunum yolu hastalıkları ile tekrarlamaya meyillidir. Öne eğilince hasta ağrısının arttığını söyler. Antibiyotik türü ilaçlar ve inatçı vakalarda sinüslerin boşaltılması ile tedavi mümkündür.

e- Sistemik hastalıklar ve göz baş ağrısı
Kansızlık, bazı hormon hastalıkları, kronik akciğer hastalık­ları, kalp yetmezliği, bazı sindirim sistemi hastalıkları ve ciddi böbrek hastalıklarında da baş ağrıları ortaya çıkabilir. Esas neden ortaya konduktan sonra nedene yönelik tedavi yapılmalıdır.

f- Boyun kireçlenmeleri ve boyun fıtıkları
İleri yaşlarda görülen ve enseden başa yayılan boyun ve baş ağrılarının çoğunun sebebi boyun bölgesindeki kireçlenmelerdir. Boyun kireçlenmelerinde boyun hareketlerinde sınırlılık, boyun kaslarında sertleşmeler, hareketler esnasında ses duyulması ve bazende kollara yayılan uyuşma şeklinde şikayetler de olabilir. Özellikle sabahları ve akşama doğru ağrılar artar. Hasta hafif bo­yun hareketleri ile ve masaj ile ağrısının kısmen azaldığını söyler. Röntgen filimleri ile çoğu zaman teşhis kolayca konulur.
Boyun bölgesindeki fıtıklarda boyun kaslarında spazma yol açarak yada kollara veya başa giden sinirlerde sıkışma yaparak boyun ağrısına neden olabilirler. Gerek kireçlenmelerde gerekse fıtıklarda istirahat, ilaç ve fizik tedavi ile şifa sağlanır.

g- Diğerleri
Daha nadir görülen diğer bazı nedenler de baş ağrısı yapabi­lirler. Bunlar içinde doğum kontrol ilacı kullanılması, kafein alış­kanlığı olanlarda kafeinin alınmaması, aşırı yorucu faliyetler, iç­kiden sonra, adet öncesi dönemlerde ve bazı görme rahatsızlıkla­rında oluşan baş ağrıları sayılabilir.